Ne zaman denizden bahsetsek, bir cümle çıkıyor karşımıza; “Bahar çiçeklerinin açtığı denizle yüzleşin”.Ne zaman denize girsem bu cümle zihnimde yankılanıyor.Sonunda denizi neden bu kadar sevdiğimi kesinlikle anlıyorum.Deniz bir kız kadar ürkek, bir aslan kadar cesur, bir çayır kadar engin ve bir ayna kadar berraktır.Her zaman gizemli, büyülü ve çekicidir.
Denizin önünde deniz ne kadar küçük hissettiriyor insana.Bu yüzden ne zaman deniz kenarına gitsem, asla kötü ruh halimi veya mutsuzluğumu düşünmeyeceğim.Kendimi havanın ve denizin bir parçası olduğumu hissediyorum.Her zaman kendimi boşaltabiliyorum ve deniz kenarında vakit geçirebiliyorum.
Çin'in güneyinde yaşayan insanlar için denizi görmek hiç de sürpriz değil.Biz bile gelgitin yüksek ve alçak olduğunu biliyoruz.Sular yükseldiğinde deniz alt deniz tabanını sular altında bırakır ve kumsal görülmez.Dalgalara ve kayalara çarpan denizin sesi ve karşıdan gelen taze deniz meltemi insanların hemen sakinleşmesini sağladı.Kulaklık takarak deniz kenarında koşmak çok keyifli.Çin ay takvimine göre ayın sonunda ve ayın başında 3 ila 5 gün düşük gelgit yaşanıyor.Çok hareketli.Genç, yaşlı, hatta bebekler bile gruplar halinde insan sahile geliyor, oynuyor, yürüyor, uçurtma uçuruyor, deniz tarağı yakalıyor vb.
Bu yılki etkileyici olay, gelgit sırasında deniz kenarında istiridye yakalamaktır.4 Eylül 2021, güneşli bir gün.“Bauma” elektrikli bisikletimi sürdüm, yeğenimi kucağıma aldım, kürek ve kova taşıdım, şapka taktım.Büyük bir heyecanla deniz kenarına gittik.Oraya vardığımızda yeğenim bana “Hava sıcak, neden bu kadar çok insan bu kadar erken geliyor?” diye sordu.Evet, oraya ilk ulaşan biz değildik.O kadar çok insan vardı ki.Bazıları sahilde yürüyordu.Bazıları deniz kenarında oturuyordu.Bazıları çukur kazıyordu.Oldukça farklı ve canlı bir görüntüydü.Çukur kazan, kürek ve kova alan insanlar, küçük kare bir plajı işgal etti ve zaman zaman el sıkıştı.Yeğenim ve ben ayakkabımızı çıkarıp sahile koştuk ve plajın cep mendilini işgal ettik.Kazıp istiridye yakalamaya çalıştık.Ancak başlangıçta bazı kabuklar ve onkomelanya dışında hiçbir şey bulamıyoruz.Yanımızdaki insanların, bazılarının küçük, bazılarının büyük olduğunu düşünmelerine rağmen birçok istiridye yakaladığını gördük.Kendimizi gergin ve endişeli hissettik.Bu yüzden hızla yer değiştirdik.Gelgitin azalması nedeniyle deniz duvarından çok uzaklaşabiliyoruz.Hatta Ji'mei köprüsünün ortasının altına kadar yürüyebiliriz.Köprünün sütunlarından birinin yanında kalmaya karar verdik.Denedik ve başardık.Yumuşak kum ve az su ile dolu olan yerde daha çok istiridye vardı.Yeğenim güzel bir yer bulduğumuzda ve gittikçe daha fazla deniz tarağı yakaladığımızda çok heyecanlandı.İstiridyelerin hayatta kalması için kovaya bir miktar deniz suyu koyuyoruz.Birkaç dakika geçti, istiridyelerin bize merhaba dediğini ve gülümsediğini gördük.Kafalarını kabuklarından çıkarıp dışarıdaki havayı soludular.Kovalar şoka uğrayınca utandılar ve tekrar kabuklarına saklandılar.
İki saatlik uçuşla akşam yaklaşıyordu.Deniz suyu da yükseldi.Sular yükseliyor.Aletlerimizi toplamamız gerekiyordu ve eve gitmeye hazırdık.Biraz su ile kumsalda çıplak ayakla yürümek çok güzel.Dokunma hissi ayak parmaklarımdan bedenime ve zihnime geçti, kendimi denizde dolaşıyormuş gibi çok rahatlamış hissettim.Eve giderken rüzgâr yüzümüze çarpıyordu.Yeğenim o kadar heyecanlandı ki “Bugün çok mutluyum” diye bağırdı.
Deniz her zaman öyle gizemli, büyülü ki, yanından geçen herkesi iyileştirecek, kucaklayacak.Deniz kenarında yaşamayı seviyorum ve bundan keyif alıyorum.
Gönderim zamanı: Aralık-07-2021